Mehmet Akif, ailesinden aldığı edeple, göğsünde taşıdığı imanla, mücadele karşısında gösterdiği haysiyetli duruşla, insani ilişkilerde herkesin şahit olduğu dürüst kişiliğiyle günümüze ilham verecek bir değerdir. Fikrî derinliği, estetik birikimi ve karakteriyle sahici bir aydın, ilim adamı, muharrir ve şairdir. Bir entelektüel olarak düşüncelerini sadece şahsiyetiyle kaynaştırmamış, ayrıca milletin his ve benliğiyle bütünleşerek bir millî kimlik ve kişiliği hakkıyla temsil etmiştir.

Ersoy, milletin irfanı, ruhu, benliği ve kültürüyle bütünleşmiş bir kişiliktir. Hiçbir beşer gücünün kaldırmaya takat getiremeyeceği zorlu zamanlarda bile kadim medeniyetimizin değerlerine yaslanan şiiri, insanımızın ruhunu alevlendiren ateş olmuştur. Mehmet Akif, kahraman askerlerimize “Korkma” diyerek şöyle seslenir:

“Cehennem olsa gelen, göğsümüzde söndürürüz.

Bu yol ki Hak yoludur, dönme bilmeyiz, yürürüz;

Düşer mi tek taşı sandın harim-i namusun,

Meğer ki harbe giden son nefer şehid olsun.”

Millî mücadele ruhunun canlanmasına ve yaşatılmasına ömrünü adayan Ersoy, sadece İstiklal Marşı ve Çanakkale Destanı’nın şairi değil, aynı zamanda inandığı değerler uğruna her şeyi göze alan bir dava adamıdır. İşgale uğrayan vatan toprakları karşısında ‘kim var’ demeden harekete geçmiş, bütün kudretiyle seferber olmuş, ömrünü vatanın kurtuluşuna adamıştır. Milletin geleceğinin garantisi olarak ideal bir nesil tasavvuru hayal etmiş, ‘Asım’ üzerinden bir reçete yazmıştır.

Eğitim-Bir-Sen olarak, ‘Asım’ın Nesli’ni yetiştirme bilinciyle mirasına sahip çıkmaya devam edeceğiz.

Bu duygu ve düşüncelerle, milletin vicdanı İstiklal Şairimizi ve bütün şehitlerimizi rahmet ve minnetle yâd ediyoruz. (HABER MERKEZİ)

Editör: TE Bilisim